ŞEYH AZÎZ RUFAÎ (1871-1934)

“Hilye-i Şerife”

Ketebeli. Hicri 1340 tarihli. Ketebesi “Es Seyyid es Şeyh Muhammed Abdülaziz er Rufai” şeklinde atılmış. Battal boy nohudi renkli zemin üzerine “Sülüs”, “Nesih”, “Talik” ve “Divani” hattı ile is (siyah) mürekkebi kullanılarak yazılmış. Natürmort üslübunda menekşe, gül, papatya, filbahri ve kasımpatıdan oluşturulmuş çiçek buketleri ile tezyinli. Altın cetvelli. Tacında "Sultan Tuğrası" formunda istiflenmiş “Besmele-i Şerife” yer almakta.Türk Hat Sanatı’nın emsaline rastlanılmamış bir başyapıtı ve ele geçmez müzelik şaheseridir.

Tuğranın sağ ve soluna diyagonal yazılmış gubari (toz) yazılar ile tüm levhayı dolanan çiçeklerle bezeli yazı kartuşları uygulanmış. Dikey ve yatay kartuşlarda iki satırlık “Besmele-i Şerife” ile başlayan talik hat dizeleri yer almakta. Alta içleri istifli sülüs hat ile dolgulanmış iri 3 madalyon yerleştirilmiş. Oval madalyon içerisinde istifli sülüs hat ile “Kelime-i Tevhid” yazmakta.

Hilye formunun başmakamında “Besmele-i Şerife”, altında ise Enbiya Suresi 107. Ayet “Ve ma erselnake illa rahmeten lil alemin / Biz, seni bütün insanlık için sadece bir rahmet olarak gönderdik” yazmakta. Göbek bölümü baklava formunda, merkezine “Allah” ve “Muhammed” lafzı, etrafına ise nesih hattı ile Hz.Ali’den rivayetle Hz.Muhammed’in maddi özelliklerini anlatan diyagonal metin tatbik edilmiş. Baklava formunun etrafına 4 halifenin adı “Ebubekir”, “Ömer”, “Osman” ve “Ali” yerleştirilmiştir, “Hasan” ve “Hüseyin” isimleri dikey kartuşların altındadır. Alttaki kartuşlara Kalem Suresi 4. Ayet “Ve-inneke le’alâ ḣulukin ‘azîm(in) / Sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin” ve Hazret-i Muhammed’in manevi özellikleri nesih hattı ile diyagonal olarak yazılmış. “Besmele-i Şerife”nin sağ ve solundan aşağı uzanan dikdörtgen alana istifli sülüs hat ile “Fatiha Suresi”nin tamamı tatbik edilmiş. Paralel dikey alanlarda “talik” ve “divani” hattı ile yazı kuşakları yer almakta. “Hüseyin” lafzının altında “Bilal Habeşi” ismi ve ''Levlake levlake lemâ halaktü'l-eflâk / Sen olmasaydın Ey Habibim, ben âlemleri yaratmazdım” anlamına gelen “Hadis-i Şerif” yazılı. “Hadis-i Şerif”in sağ ve soluna diyagonal nesih yazılar yerleştirilmiş. Yatay dikdörtgen alanlar paralel olarak yazılmış “talik” ve “divani” hat kuşakları ile zenginleştirilmiş.

Provenans: Özel Koleksiyon

Ölçüler: 125 x 92 cm.

Aziz Efendi ilk tahsilini Eyüp'te Şah Sultan İbtidai Mektebi'nde tamamladı. Sıbyan Mektebi sıralarında güzel yazıya olan kabiliyeti dolayısıyla Filibeli Arif Efendi'den sülüs ve nesih yazılarını öğrenmeye başladı. 1896'da hocası Arif Efendi ile Reisülhattatin Muhsinzade Abdullah Hamdi Bey'den sülüs ve nesih yazılarında icazet aldı. Daha önce Karinabadlı Hasan Hüsnü Efendi'den ta'lik yazısını meşkederek, 1894'te ondan da icazet aldı. Celi üstadı Sami Efendi'nin Horhor'daki evinde yapılan sanat sohbetlerine devam ederek celi sülüs, celi talik yazılarının inceliklerini öğrendi. Aziz Efendi, Şevki Efendi yolunda yazıya kendine has bir şive katarak hat şahsiyetini ortaya koymuştur. Aziz Efendi emsali arasında "seriülkalem" olarak şöhret buldu. Divani, reyhani, muhakkak. tevkiî. ta'lik,  rik'a yazılarını bütün incelikleriyle bilir ve yazardı. Bilhassa celi- sülüs yazıların istif ve terkibinde son derece mahir olup çok güzel tuğra resmederdi. Eserlerine önceleri “Abdülaziz Eyyübi” ve “Aziz”, daha sonra ise, “Şeyh Mehmed Abdülaziz er-Rifai” şeklinde imza koydu. “Medresetü'l kudat'ta” ve “Mahmudiye Rüşdiyesi'nde” yazı hocalığı yaptı. Meşihat Dairesi memurlarına da ta'lik dersi verdi. Bu sırada Ümmü Kenan Dergahı Şeyhi Kenan Rifai'ye intisap ederek, 1910 yılında ondan hilafet aldı. "Hutüt-ı mütenevvia" ile yazdığı yedi büyük hilye de hat sanatındaki kudretini gösteren önemli eserleridir. Yirmiyi aşkın sülüs-nesih ve ta'lik meşk albümü ile ta'lik hatta yazdığı “Kasidetü'l-bür'de” ve sülüs-nesih “El-kasidetü'n nuniyye” Kahire'de yayımlanmıştır. Ayrıca Bursa Ulu Camii'nde iki, İstanbul Türk ve İslam Eserleri Müzesi'nde 116 parça levhası bulunmaktadır