OSMANLI 18.YÜZYIL SARAY İŞİ ALTIN KAKMA MÜZELİK SULTANİ HANÇER

18.Yüzyıl sonu. Osmanlı. Saray işi. Usta damgalı. Sultani özelliklerde ve kallavi ebatlarda gümüşten mamül, yoğun altın vermeyli. Bıçağı çelikten, altın kakma ile Rumi üslubunda tezyinatlı. Her iki yüzündeki kitabelerde altın kakma ile mealen; “Ok, mızrak yarası iyileşir, dil yarası iyileşmez / Olasın daima zevk-ü sefa, ola ömrün günden güne ziyade” yazmakta. Olağanüstü görsellikte, üst düzey işçilik uygulanmış müstesna eserin tüm yüzeyi silme kabartma/repousse, kazıma/grave ve kumlama tekniği ile Osmanlı silahları ve sancaklarından oluşan tasarım harikası kompozisyonlara sahip asalet armaları ile dekorlu. Askı kancalı, pabuç ve ağız kısmı sarmal dekorlu, rokoko finalli. Fevkalade kondisyonda. Müzelik eser statüsünde ele geçmez koleksiyonluk şaheserdir.

BIÇAK: Çelik. Altın kakma ile Rumi üslubunda tezyinatlı. Kitabesinde altın kakma ile Molla Cami’den beyit yazılı. Mealen; “Ok, mızrak yarası iyileşir, dil yarası iyileşmez / Olasın daima zevk-ü sefada, ola ömrün günden güne ziyade”

SAP : Altın vermeyli gümüş. Kabatma/repousse, kazıma/grave ve kumlama tekniği ile görülmemiş görsellikte ve kalitede silme Osmanlı silahları ve sancaklarından oluşan kompozisyonlara sahip asalet armaları ile dekorlu.

KIN: Altın vermeyli gümüş. Askı kancalı. Eski Türkçe usta damgalı. Pabuç ve ağız kısmı sarmal dekorlu, rokoko finalli. Kabartma/repousse, kazıma/grave ve kumlama tekniği ile görülmemiş görsellikte ve kalitede silme Osmanlı silahları ve sancaklarından oluşan kompozisyonlara sahip asalet armaları ile dekorlu.

Provenans: Özel Koleksiyon

Uzunluk: 54 cm.


→ YAZININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ

Hançer, düz, ucu sivri ve eğri, iki yüzlü yani iki kenarı keskin kısa boyda kesici bir tür bıçaktır. Osmanlı döneminde Tanzimat’tan önce beldeki kuşağa yerleştirilen bir mertlik, kabadayılık ve prestij göstergesidir. Osmanlılar, hançeri üstün yetenekleriyle yapar, çoğunlukla kuşakta taşır ve ustalıkla kullanırdı. Padişahlar, sadrazamlar ve vezirler hançerlerini daima yanlarında bulundurur, keza bütün devlet büyükleri ve subaylarda hançerlerini yanlarında taşırlardı. Osmanlı sultanlarının, vezirlerinin ve devlet önde gelenlerinin taşıdığı hançerler diğerlerinden farklı olarak üst düzey sanat ve işçilik kalitesine sahip altın kakma, murassa veya şaşırtıcı tezyinata sahip örneklerdir. O dönemlerde hançerler yabancı hükümdarlara da armağan edilen ve sunulan en prestijli hediye idi.