• Vazgeç
    Filtrele
Filtrele

MÜZELİK ve KOLEKSİYONLUK ESERLER MÜZAYEDESİ | 24

  • Kategori: Askeri
Lot: 13 » Askeri

OSMANLI SARAY İŞİ ALTIN KAKMA SULTANİ PİŞTOV

18./19.Yüzyıl. Osmanlı. Saray işi. Osmanlı Saray Yüksek Erkânı için Sultani özelliklerde imal edilmiş. Rumi üslubunda görülmemiş üst düzey zengin altın kakma işçiliğe sahip. Fevkalade kondisyonda, müzelik eser statüsünde nadir koleksiyonluk şaheserdir.

Mekanizma: Çakmaklı. Altın kakma ile Rumi üslubunda tezyinatlı.

Namlu: Çelik. Altın kakma ile Rumi üslubunda tezyinatlı, Selvi (Hayat ağacı), Ay-yıldız, hilaller ve pençler ile dekorlu.

Tetik siperi: Altın kakma ile Rumi üslubunda tezyinatlı.

Gövde: Ahşap. Afyon işi gümüş kakma ile Osmanlı Rokokosu üslubunda tezyinatlı. Aplike altın kakma Rumi motifli plakalar ile dekorlu.

Dipçik: Altın kakma ile Rumi üslubunda tezyinatlı. Topuz merkezinde münhani bir rozet bulunmakta.

Uzunluk: 44.5 cm.

Piştov, çakmaklı ya da zemberekli ateşleme düzeneği olan yuvarlak, iri kabza başlı, uzun namlulu tabancalara verilen isimdir. Lehçe-i Osmani’de “bel piştovu”, “cep piştovu”, “kubur piştovu”, “döner piştov”, “dokuz patlar” ..vs. gibi türleri olduğu bildirilir. Piştovlar beldeki silahlığa sokularak ya da at üstünde eyerin baş tarafına sağa ya da sola asılan deri kuburlarda taşınırdı. Osmanlı tabancaları, mekanizma bakımından Avrupa tabancalarıyla aynı gelişim göstermekle birlikte, yapı ve biçim olarak bu tabancalardan farklı özelliklere sahiptir. Osmanlı tabancalarının en eski örneklerinde, namlu ya da mekanizma üzerinde çeşitli yazılara rastlanır. Bu yazı ve ibareler kontrol damgaları, sahibinin adı, yapan usta adları ya da tarih biçiminde karşımıza çıkar. Kiminde nadiren padişah tuğraları ve Osmanlı Saltanat Armaları’na da tesadüf edilir. 19.Yüzyılda “Tüfenkhane-i Amire” adıyla İstanbul Tophane’de silah üretimine geçildiği bilinmektedir. Bu döneme ait silahlarda “Tüfenkhane-i Amire” damgasını görmek mümkündür. Osmanlı tabancalarındaki süslemeler genellikle bitkisel motiflerden oluşur. Süsleme tekniği olarak da kabartma, altın ya da gümüş kakma, telkâri ve Afyon işi gibi teknikler ağırlıklı olarak benimsenmiştir. Ayrıca bağa, mercan, akik gibi kıymetli taşlarda süslemede kullanılmıştır. Osmanlı tabancalarının her parçası ayrı ustanın elinden çıkmış olsa da üzerlerindeki süs ve motifler bir üslup bütünlüğünü gösterir.    

Detaylar
Lot: 14 » Askeri

OSMANLI 18.YÜZYIL “SARAY İŞİ” ALTIN KAKMA (MERCANLI) ÇAKMAKLI TÜFEK

Osmanlı. 18.Yüzyıl. Saray işi. Sultani özelliklerde. Osmanlı Rokokosu üslubunda süslemelerle bezeli. Mekanizması çakmaklı, altın kakma tezyinatlı. Horoz tepeliği çift ejder (dragon) kafası formunda, mercan aplikeli. Gümüş bilezikli namlusu çelik, altın kakma tezyinatlı. Rokoko gümüş giydirme gövdesi görülmemiş zenginlikte mercan aplikeli, altın vermeyli. Dipçiği kumaş kaplı, orijinal çelik harbisi mevcut. Benzer örnekleri müze vitrinlerini süsleyen, yüksek kıymette ele geçmesi zor müzelik eserdir.

Uzunluk: 110 cm.

Askerliğe doğuştan yatkın olan Türklerde silah işlevselliğinin yanında estetiğiyle de ilgi konusudur. Osmanlı silahları biçimlerinin ve üstün niteliklerinin yanı sıra süslemeleriyle de sanat eseri niteliği taşır ve Osmanlı maden, tezhip, kuyumculuk, hat sanatlarının ortak ürünü niteliğindedir. Osmanlı Devleti, ateşli silahların ilk olarak geliştiği Orta Avrupa ve Balkanlara yakın olmanın ve hatta buraları erken zamanlarda fethetmenin ve diğer yandan bölgedeki madenlere sahip olmanın avantajını çok iyi bir şekilde değerlendirmiş ve neticesini almıştır. Osmanlı Devleti’nde ilk olarak tüfek imal edildiğine dair kayıtlar 1524-25 tarihlidir. Osmanlı devletinde top hariç ordunun ihtiyaç duyacağı hemen hemen her türlü savaş araç ve gereçleri “Cebeci Ocağı’nda imal edilip muhafaza edilirdi. Osmanlılar da tüfekler ve tabancalar, ateşleme mekanizmaları, nişangah sistemleri, kabza ve dipçik formlarıyla diğer ülke tüfek ve tabancalarından farklı özellikler gösterir. Osmanlı ateşli silahlarının süslenmesinde namlularda; altın, gümüş, yarı değerli taş kakma, dipçik ve kabzalarda ise kemik, bağa gümüş ve taş kakma kullanılmıştır. Şüphesiz küçük bir beylikten bir imparatorluk haline gelen Osmanlı Devleti’nin büyümesinde en büyük faktörlerden birisi de kullanmış oldukları silahlar ve silah teknolojilerini iyi takip etmeleridir. Osmanlı silahlar konusunda kısa zamanda büyük gelişmelere meç atmış ve bu gelişmeleri kısa sürede dünyanın pek çok ülkesine ulaştırmıştır. 

Detaylar
Lot: 39 » Askeri

OSMANLI 19.YÜZYIL ALTIN KAKMA ÇAKMAKLI TÜFEK

Osmanlı. 19.Yüzyıl. Rumi üslubu süslemelerle bezeli. Mekanizması çakmaklı, mercan aplikeli ve altın kakma tezyinatlı. Gümüş bilezikli namlusu çelik, altın kakma tezyinatlı. Gövdesi ile dipçiği gümüş ve kemik kakma. Orijinal çelik harbisi mevcut. Yüksek kıymette, nadir koleksiyonluk eserdir.

Uzunluk: 110 cm.

Askerliğe doğuştan yatkın olan Türklerde silah işlevselliğinin yanında estetiğiyle de ilgi konusudur. Osmanlı silahları biçimlerinin ve üstün niteliklerinin yanı sıra süslemeleriyle de sanat eseri niteliği taşır ve Osmanlı maden, tezhip, kuyumculuk, hat sanatlarının ortak ürünü niteliğindedir. Osmanlı Devleti, ateşli silahların ilk olarak geliştiği Orta Avrupa ve Balkanlara yakın olmanın ve hatta buraları erken zamanlarda fethetmenin ve diğer yandan bölgedeki madenlere sahip olmanın avantajını çok iyi bir şekilde değerlendirmiş ve neticesini almıştır. Osmanlı Devleti’nde ilk olarak tüfek imal edildiğine dair kayıtlar 1524-25 tarihlidir. Osmanlı devletinde top hariç ordunun ihtiyaç duyacağı hemen hemen her türlü savaş araç ve gereçleri “Cebeci Ocağı’nda imal edilip muhafaza edilirdi. Osmanlılar da tüfekler ve tabancalar, ateşleme mekanizmaları, nişangah sistemleri, kabza ve dipçik formlarıyla diğer ülke tüfek ve tabancalarından farklı özellikler gösterir. Osmanlı ateşli silahlarının süslenmesinde namlularda; altın, gümüş, yarı değerli taş kakma, dipçik ve kabzalarda ise kemik, bağa gümüş ve taş kakma kullanılmıştır. Şüphesiz küçük bir beylikten bir imparatorluk haline gelen Osmanlı Devleti’nin büyümesinde en büyük faktörlerden birisi de kullanmış oldukları silahlar ve silah teknolojilerini iyi takip etmeleridir. Osmanlı silahlar konusunda kısa zamanda büyük gelişmelere meç atmış ve bu gelişmeleri kısa sürede dünyanın pek çok ülkesine ulaştırmıştır. 

Detaylar
Lot: 40 » Askeri

OSMANLI 19.YÜZYIL SEDEF KAKMA ÇAKMAKLI KALE TÜFEĞİ

Osmanlı. 19.Yüzyıl. Usta damgalı. Kallavi ebatlarda. Osmanlı Rokokosu ve Rumi üslubu süslemelerle bezeli. Mekanizması çakmaklı. Çelik namlusu gümüş aplikeli, gümüş bilezikli ve gümüş kakma tezyinatlı. Gövdesi ve dipçiği sedef ve kemik kakma. Yüksek kıymette, nadir koleksiyonluk eserdir.

Uzunluk: 153 cm.

Askerliğe doğuştan yatkın olan Türklerde silah işlevselliğinin yanında estetiğiyle de ilgi konusudur. Osmanlı silahları biçimlerinin ve üstün niteliklerinin yanı sıra süslemeleriyle de sanat eseri niteliği taşır ve Osmanlı maden, tezhip, kuyumculuk, hat sanatlarının ortak ürünü niteliğindedir. Osmanlı Devleti, ateşli silahların ilk olarak geliştiği Orta Avrupa ve Balkanlara yakın olmanın ve hatta buraları erken zamanlarda fethetmenin ve diğer yandan bölgedeki madenlere sahip olmanın avantajını çok iyi bir şekilde değerlendirmiş ve neticesini almıştır. Osmanlı Devleti’nde ilk olarak tüfek imal edildiğine dair kayıtlar 1524-25 tarihlidir. Osmanlı devletinde top hariç ordunun ihtiyaç duyacağı hemen hemen her türlü savaş araç ve gereçleri “Cebeci Ocağı’nda imal edilip muhafaza edilirdi. Osmanlılar da tüfekler ve tabancalar, ateşleme mekanizmaları, nişangah sistemleri, kabza ve dipçik formlarıyla diğer ülke tüfek ve tabancalarından farklı özellikler gösterir. Osmanlı ateşli silahlarının süslenmesinde namlularda; altın, gümüş, yarı değerli taş kakma, dipçik ve kabzalarda ise kemik, bağa gümüş ve taş kakma kullanılmıştır. Şüphesiz küçük bir beylikten bir imparatorluk haline gelen Osmanlı Devleti’nin büyümesinde en büyük faktörlerden birisi de kullanmış oldukları silahlar ve silah teknolojilerini iyi takip etmeleridir. Osmanlı silahlar konusunda kısa zamanda büyük gelişmelere meç atmış ve bu gelişmeleri kısa sürede dünyanın pek çok ülkesine ulaştırmıştır. 

Detaylar
Lot: 112 » Askeri

RESSAM FUAT SOYHAN’A TALTİF EDİLEN MADALYALAR ve BERATLARI

Fuat Soyhan’a taltif edilen 8 adet madalya ve 4 adet berattan oluşan koleksiyon. Ressama taltif edilen madalyalar sırasıyla “V.derece Mecid-i Nişanı, İstiklal Madalyası, III.derece Mecid-i Nişanı, Harp Madalyası, Osmani Nişanı, Donanma İane Madalyası, Liyakat Madalyası ve Cumhuriyetin 10.Yılı Hatıra Madalyası”dır. Beratlar ise; 2 adet Hicri 1333 tarihli Sultan Mehmed Reşad Han Beratı, 1 adet Hicri 1294 tarihli Sultan II.Abdülhamid Han Beratı ve Hicri 1232-1333 Harp Madalyası Beratı (Harbiye Nazırı Enver pençe imzalı)”dır. Madalyalar toplu şekilde çerçeve içine alınmış. Fevkalade kondisyonda. Sanatçıya ait ele geçmez bir koleksiyondur.

Provenans: Fuat Soyhan Aile Koleksiyonu

Referans: Türk Ressamları Hayatları ve Eserleri / Sayfa: 211

Çerçeve Ölçü: 34 x 31 cm.
Berat Ölçüleri: 55 x 34 cm. - 48 x 27 cm. - 42 x 27 cm. - 41 x 22 cm.

1885 yılında Gelibolu’da doğdu. Müşir Deli Fuat Paşa ve Enver Paşa’nın himayesinde büyüdü. Sarayla yakın ilişkileri vardı. Orta öğrenimini İstanbul’da Mercan İdadisi’nde, yüksek öğrenimini de Edebiyat Fakültesi’nde tamamladı. Ardından 3 yıl kadar Sanayi-i Nefise Mektebi’nde Salvatore Valeri Atölyesi’nde çalıştı. Kuleli Askerî Lisesi ve Ankara Kız Lisesi’nde resim öğretmenliği yaptı. Sanatçı, gerek 1914 Dönemi, gerekse 1930-50’li yıllarda oluşan Müstakiller ve D Grubu sanatçılarının hâkim olduğu sanat ortamlarının yeni etkileşimleri içinde bazı grup sergilerine katılsa da genellikle bağımsız çalışmıştır. Yurt dışı ve yurt içinde birçok ödül ve derece almıştır. Eserleri müze ve özel koleksiyonlarda yer almaktadır.

Detaylar
önceki
Sayfaya Git: / 1
sonraki